Adnan Köşker Gebze Kent Konseyini Kapattı mı..?

 Genel manada bakıldığında AB’ye girişte olmazsa olmazlar arasında bulunan Kent Konseylerinin görevleri “1) Yerel düzeyde demokratik katılımın yaygınlaştırılmasını, hemşerilik hukuku ve ortam yaşam bilincinin geliştirilmesini, çok ortaklı ve çok aktörlü yönetişim anlayışının benimsenmesini sağlamak, 2- Sürdürülebilir Gelişmenin sağlanması ve bu konuda ortaya çıkan sorunların çözümüne yönelik planların hazırlanması ve uygulanmasını sağlamak,
3- Kente ilişkin temel stratejiler ve faaliyet planlarının belirlenmesinde, uygulama ve izleme süreçlerinde tüm kenti kapsayan ortak bir aklın oluşturulmasında katkıda bulunmak,
4- Yerellik ilkesi çerçevesinde katılımcıların, demokrasiyi ve uzlaşma kültürünü geliştirmek,
5- Kentin kimliğine ilişkin tarihi, kültürel, doğal v.b değerlere sahip çıkmak ve geliştirmek,
6- Kent kaynaklarının etkili, verimli ve adil kullanımına katkıda bulunmak,
7- Sürdürülebilir kalkınma anlayışına dayalı kentin yaşam kalitesini geliştiren, çevreye duyarlı ve yoksulluğu giderici programları desteklemek,
8- Sivil toplumun gelişmesine ve kurumsallaşmasına katkıda bulunmak,
9- Çocukların, gençlerin, kadınların ve engellilerin toplumsal yaşamdaki etkinliklerini arttırmak ve yerel karar alma mekanizmalarında aktif rol almalarını sağlamak
10- Kent yönetiminde saydamlık, katılım, hesap verebilirlik, öngörülebilirlik ilkelerinin uygulanmasına katkıda bulunmak,
11- Kent konseyinde oluşturulan görüşlerin değerlendirilmek üzere ilgili belediyeye gönderilmesini sağlamaktır.” şeklinde özetlenebilir.
İşte bu görev tanımı ile Gebze’de kurulan ancak faaliyetlerinden daha çok bütçesi ve tartışmaları ile gündeme gelen Gebze Kent Konseyini bugünlerde arayın ki bulasınız.
Yaklaşık 140 kişilik bir katılımcı listesi bulunan ve kuruluş aşamasında artık sanayiciliği bırakıp katıldığı dost sohbetlerinde “yazdığı şiirleri” okumakla meşgul olan İbrahim Güngör ile bir süre oyalanan, oyalandıkça da ismi ZİYARETSİAD’a çıkan Gebze Kent Konseyi İbrahim Güngör’ünben artık yokum” demesi ile zaten tam bir kaos ortamına doğru itilmiş durumdaydı.
Gebze Kent Konseyinin yıllık yaklaşık 200 milyar liralık bütçesini meclis kararı ile Gebze Kent Konseyine aktaran Gebze Belediye başkanı Adnan Köşker’in bu konudaki öngörüsüzlüğü ve söylenenleri dikkate almaması sonrasındaki yaşanan olaylar zaten Gebze Kent Konseyinin dibe vurmasına da zemin hazırlamış oldu.
Yukarıda Kent Konseylerinin yapması gerekenleri aşağı yukarı 11 maddede anlatmaya çalıştık, Bu 11 madde dışında vatandaşın karşı karşıya kaldığı her sorunu bünyesindeki birimler vasıtası ile çözmek çözemediği noktalarda da 140 kişilik katılımcıya ulaştırmak gibi asli bir görevi bulunan Gebze Kent konseyinin yerinde şu sıralar yeller esiyor.
Kurulduğu gün itibarı ile her ne kadar “Düzenle kahvaltı ,Al Plaket ver Plaket” noktasından dışarıya çıkamasalar bile hiç değilse” Kent Konseyi başkanı kimdir.?” şeklindeki sorulara “İbrahim Güngör” denilebilecek bir noktada iken şu sıralar iddia ediyoruz Kent konseyi denilince oradaki görevinin ne olduğu bilinmemekle beraber Marmara Uzmanlar şirketi sorumlusu Ahmet Esat Ural’dan akla gelen başka hiçbir kimse kesinlikle yoktur.
Gebze Belediye başkanı Adnan Köşker’in kendisine olan aşırı güvensizliği hemen her noktada olduğu gibi Gebze Kent Konseyinin’ de “sıfır etkili” bir STK olmasının önünü açtı Muhtemelen “Kent Konseyi başkanı bilinen birisi olursa yarın siyaseten yoluma çıkar” endişesini taşıyan Köşker bulduğu yada bulamadığı başkanlar yüzünden Kent Konseyinin de cenaze namazını kıldırmayı başardı.
Dün yurdumuzun başka bir il merkezinin ilçesinden gelen bir Kent Konseyi başkanı ile bu konuları konuşurken dostumuzun” Yüksel Bey Gebze Kent konseyi başkanı kimdir..Konseyin herhangi bir faaliyeti varmıdır..?” diye başlayan çok sayıda soruya ancak “bütün bunları Ahmet Esat Ural bilir” şeklindeki cevabı büyük bir mahcubiyet ile verdiğimizi hatırlıyoruz.
Artık her işi “Allaha kalmış” bir Gebze’nin Kent Konseyinin de işlevsiz kalınması sonucu iş birkaç yöre derneğine kalmış vaziyettedir, Geçtiğimiz hafta yine bu sütunlarda Gebze’nin il olma konusunda “Görelim Bakalım Gebze’de STK varmıdır” şeklinde bir soru yöneltmiştik, ancak bilinen tabir ile “Taştan ses çıktı Gebze’deki yöresel derneklerden ses çıkmadı
Gebze pek çok konuda “Sosyal Barışı” maalesef kaybetti, kendisinin de bildiği korkuları yüzünden kabuğuna çekilen Belediye başkanı Adnan Köşker’in bu çekingenliği maalesef Gebze’nin var olan meselelerinin çözümünde birinci derece rol oynaması gereken Kent Konseyini de ”Etkisiz eleman” durumuna soktu.
İyi ve işlevi yüksek bir Kent Konseyinin bulunduğu bir yerleşim merkezinde “hiç kimse çarpık yapılaşma yapamaz, Sanayi kuruluşları çevreye zarar veremez, Fırınlar ekmeği, Manavlar domatesi pahalıya satamaz, yerel yönetimlerin yada kamu kurumlarının başlattığı ve insanı yoran yatırımların uzamasına kent konseyi izin vermez” ,Kent Konseyleri sayesinde o yerleşim merkezinde bulunanların yaşam standardı daha yukarılara doğru çıkabilir.
Hemen her konuda kendisini salmış kurumlara Gebze Kent Konseyinin katılması da çok acı, keşke herkesin bildiği-tanıdığı Gebze ile ilgili sorunların çözümünde arkasında en azından 140 kişilik bir katılımcı gücünün olduğu bir Kent Konseyi hayata geçirilmiş olsa.
Bu konudaki asıl samimiyetsizlik ise 23 Nisan 2015 günü Gebze Kent Konseyi Başkanı İbrahim Güngör’ün Değerli  Gebze Kent Konseyi Yönetim Kurulu Üyeleri ve Gebzeli Hemşehrilerim; 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramınızı kutlar, Mübarek ayların başlangıcı olan Regaip Kandilinizin hayırlara vesile olmasını  dilerim. Selam ve sevgilerimle.. Gebze Kent Konseyi Kurucu Başkanı İbrahim GÜNGÖR” şeklindeki mesajı duruyor, ama aradan 1 yıl geçmiş.
Siyaseten gelecek korkusunun bu kadar ön plana çıkmış bir ilçe merkezinde kaybolmuş pek çok değer arasında Kent Konseyi’de yerini almış, bize de Allah rahmet eylesin demek düşüyor.
 
YORUM EKLE