banner166

EĞİTİM TÜM OLUMSUZLUKLARIN PANZEHİRİDİR

Değerli okurlar, siyaset gündemi ülke genelinde ivme kazanırken, sosyal yaşamda asayiş berkemal demeyi çok isteriz. Lakin toplumu oluşturan bireyler olarak hepimizi yakından ilgilendiren bir travmalar manzumesi ile karşı karşıyayız. Gerek sosyal medya dan veya yazılı basından servis edilen menfi haberleri gördüğümüzde vay be! bunuda mı gördük diğerek içim içim sızlanmaktayız. En son vakanın Batman ilimizde bir kaç bayanın başka bir bayanın ofisine veya iş yerine giderek daha önceden aralarında ne gibi konu yaşandığını bilmediğimiz saiklerden dolayı kadına şiddet,tehdit,taciz,hürriyeti tahdit gibi suçlar işlediklerini gösterir video çekerek bunu sosyal medyada paylaşımları neticesinde tüm Türkiye olarak izledik ve bir kez daha yuh be! yazıklar olsun ne hallere geldik dedik. Sadece demekle kaldık. Her ne kadar bu olayın müsebbibleri Polis tarafından savcılığa ve akabinde mahkemeye intikali neticesinde tutuklansalar dahi millet olarak yaşadığımız bu menfur görüntülerin Türk örf ve geleneğiyle örtüşmediğini adeta toplumda psikolojik travmanın hakim olduğunu müşahede etmekteyiz. Zira kadınlarında artık mafyavari şiddet eyleminde bulunmalarının temelinde neyin yattığını uzman psikoloğlarımız daha detayli anlatmaları gerekir.Toplumda yaşayan bireyler olarak menfi veya müspet bazı olaylar ile iç içe yaşamaktayız. Çevresel şartların insan üzerinde etkileri oldukça fazla, bugün bir misal verirsek daha elit ve eğitim düzeyi yüksek olan mecralarda buna benzer olayları görmemiz mümkün değil. Genellikle sığ çevrelerde güç gösterisinin eğitim veya iletişimle olacağını çözemeyen toplumda şiddet eylemli vakalar ortaya çıkmaktadır. Bunun temelinde eğitim,kültür ve yaşamsal koşullar olarak sayabiliriz.Zira ne ara bu duruma geldiğimizde oldukça manidar. Bizler yaşadığımız toplumda en sık karşılaştığımız mesele iletişim eksikliğimiz olduğu kanaatindeyim. En basit bir örnekleme verirsek trafikte seyrederken kasti olmayarak birini yanlış solladınız veya şeridine girdiniz. Hayatınızda belkide ilk kez karşılaştığınız bu trafik magandaları kapatırlar gözlerini açarlar ağızlarını,hele karşılarında pasif birinide gözlerine kestirdiyseler vay halinize Allah muhafaza adamı darp etmeye kadar konuyu nihayetlendirirler. Bu nasıl bir yaşam tarzı,bu nasıl bir insanlık demek gerekiyor.Bir çoğumuz günlük yaşamda ister istemez  mustarip olduğumuzu buna benzer nahoş durumlarla karşılaşmaktayız. Bu vakalar,travmalar aslında toplum olarak hepimizin kanayan yarası,"Bana dokunmayan yılan bin yaşasın" mantalitesiyle hareket ettiğimiz sürece tasvip etmediğimiz müptezel menfi durumlar günbe gün fazlaşacaktır. Gerek devletimizin,gereksede toplum olarak yaşamızı tehdit eden bu mafyavari durumlara prim verilmemesi gerekliliğine inanmaktayım. 80 milyon vatandaş olarak Anayasal haklarımız doğrultusunda yasal haklarımızı kullanmamız hepimizin temel hakkı olduğunu, bu yasaların dışında bir dünya kurmaya çalışanlara yasalarımızca ağır darbeler vurulması elzemdir. Hiç bir zümrenin veya güçün kanunların üzerinde hareket etmeye hakkı yoktur. Bu bağlamda şiddet içerikli veya gençleri yanlış motive eden,yönlendiren görsel görüntülerin,filmlerin denetiminin daha da titizlikle yapılması kaçınılmazdır. Vatandaş olarak hepimizin empati yapması gerekir. Bana yapılmasını istemediğim bir menfi davranışın ben bir başkasına neden yapabilirim mantığını rasyonel olarak ferasetli bir şekilde algılayabiliyorsak işte o zaman mustarip duyduğumuz durumların söz konusu olmayacağına inanmak istiyorum.
YORUM EKLE