Kimi gidebildiğimiz yere kadar gidelim diyor. Kimi asalım, kimi mezara bile gömmeyelim diyor.

Kimi hazırlıklı olalım yeniden durum değişirse diye pozisyon almış bekliyor.                                                       
Kimi bu darbe teşebbüsüne sebep olan adına feto örgütü dediğimiz vatandaşın doğduğu evi umumi hela yapalım diyor.

Kimi coplarla işi kapattığını sanıyor. Toplumda bir cinnet hali var.

Kimi askerin sivil halka kurşun sıkmasına akıl erdiremiyor. Kimileri de halkın topa tüfeğe karşı aldırmazlığına akıl erdiremiyor. Bu nasıl canavarlaşmaktır?

Yeni bir darbenin vuku bulması meydana gelmesi için ellerini ovuşturan umutla bekleyenlerde var. Yeni kanlar isteyenler var.

Bu darbeci teşkilatın dışında daha başka bir darbe olsun diye hazırlıklı bekleyenlerde var.

Yani Adalet ve kalkınma partisini darbeyle alaşağı etmek isteyenlerin yanında yeni bir paralel yapı darbesi ümidiyle bekleyenler hatta üçüncü bir cumhuriyetçilerden oluşan darbe beklentisi içine girmiş insanlarda var.

Askeri gazlamaya çalışanlar, kara propagandacılar, çığırtkanlar, balon haberciler kıs kıs gülenler var.

Hepsinin ortak paydası darbe ile yönetime el koyup baskı ve dayatmayla ülkeyi yönetme isteği üzerine kurgulanan bir bekleyiş.

Ne kadar garip herkes cephelere ayrışmış diğerlerine bilenmiş ve hesap sorma sırasına girmiş bekleyiş içerisinde.

Bu insanları bu duruma getiren nedenleri bulup anlayıp çözmezsek onlara bu vatanın hepimizin olduğunu anlatıp ikna etmezsek varacağımız hiçbir yer yoktur.

Ya da sıraya koyalım her gurup beş yılda bir darbe yapsın. Birbirimize akıl almaz işkenceler yapalım.

Aileleri parçalayıp bölelim. Kimse kimseye güvenmez hale gelsin. Sokağa çıkamaz hale gelelim.

Kura çekeriz önce Cumhuriyetçiler, sonra solcular, milli görüşçüler, Kemalistler, ülkücüler, hatta Kürtler, Lazlar, Abaza, Çerkezler Alevilerde sıradaki yerini alsın. Yani ne kadar görüş varsa işini darbe yapıp baskı ve dayatmayla çözsün. Olur mu? Hepiniz olmaz deyip gülümsüyorsunuz değil mi? Olmaz tabi sağlıklı insan düşüncesi değil bu. Bu hastalıklı insan düşüncesi.

O halde neden darbe başlamadan ellerini ovuşturanlar var anlayabilmek mümkün değil.

Daha kürsüde konuşurken aldığı darbe haberiyle içten içe sevinenler var. Ben Müslümanım Allahtan korkarım diyenler var. Allah’ın izniyle başbakanlık bekleyenler var darbe sonrası. Hep Allah’ın rızası için.

Allah’ın rızası için darbe yapıp yüzlerce insanı asmak isteyen bir çete oluşmuş. Düşünmek bile istemiyorum. Bu ne biçim bir afyondur. Bakınız Allah rızası için darbe yapıp yüzlerce insanı asmak işkence etmek isteyen bir güruh. Sorsan Allah rızası için türlü türlü cinayetler işleyecekler.

Her türlü zulmü yapacaklar. Allah adına ceza verme mekanizması kuracaklar. Allah adına cinayetler işleyecekler. Ve bunun adı Müslümanlık olacak.

Aynı şekilde adalet adına devlet adına şahsi kin ve nefretleri adına ya da başka bir sebepten dolayı karşı tarafa aynı muameleyi yapanlarda ben Müslümanın diyecek.

Olmaz! Allah bunun hesabını bir sorar kimse kalkamaz bunun altından. Olmaz bir yanlışlık var bu işin içinde. Çok büyük bir yanlışlık var.

Evet, ben tarafım Allah’ın ve adaletin hukukun tarafıyım. İslam adına zulmedenlerin tarafında değilim.

Kendisini Müslüman addeden İslamcı sayan ben Müslümanın diyen hiçbir insan zulüm yapamaz. Her ne olursa olsun yapamaz. Yapmamalı. Yapmamalıdır da.

Ya da bugüne kadar öğrettiğiniz Hazreti Ömer adaleti, ayetler hadisler yoktu Mümindik kardeştik söylemleriyle bizi kandırdınız. İslam peygamberinin karnına bağlanan taşlar merhamet hep yalandı masaldı ve yoktu

Öyle ya onlar yalandı ya bu yaptıklarımız yanlış. Siz karar verin.