Kulelinin Kaderi

GÜNDEM

Osmanlı izleri taşıyan bina Kuleli Askeri Lisesi....

 Geçmişi çok daha eskilere dayanan bu eski binayı gelin önce kısaca tanıyalım.Kuleli Askeri kışlası, Sultan Apdülaziz tarafından 1862-1863 yılında yeniden yaptırılır.Kışla Garebet Amira Balyan tarafından rokoko tarzında yeniden inşa edilir.
İlk kurulduğu andan itibaren askeri hizmet amaçlı kullanılmıştır.1872 yılında ise Maçka Kışlasında bulunan Harbiye idadisi Kuleli kışlasına taşınır ve bu tarih kuleli kışlası için bir dönüm noktası olur.
Bu tarihten sonra bina kışla olmaktan ayrılıp okul haline gelir.1877-1878 yıllarındaki Osmanlı Rus Savaşında kışla hastaneye dönüştürülmüştür.Savaş sonrasında tekrar okul olmuştur.Kuleli Balkan savaşının patlak vermesiyle 1912 de tekrar hastane olmuş ve savaş sonrası 1913`te tekrar eğitime hizmet vermeye başlamıştır.
Kuleli Askeri kışlası 1.Dünya Savaşı sonunda 30 Ekim 1918 yılında imzalanan Mondros ateşkes antlaşması geregi ile 16 Mart 1920 de İstanbul`u işgal eden itilaf devletleri adına İngilizlere depo olarak kullanımına verilir.daha sonra İngilizlerin emriyle Ermeni eytam(yetim) okulu olarak kullanılıyor.Burada okuyan öğrencilerin birkısmı farklı bölgelerde askeri birliklere geçerek eğitimine devam etmiş bazıları ise istanbul dışına evlerine dönmüşlerdir.Eğitime devam eden öğrenciler İstanbul`un işgalinde görev almışlardır.2.dünya savaşına kadar tekrar eğitim amaçlı kullanılıyor.Savaş ile birlikte tekrar hastane oluyor uzun bir süre ve sonrasında güzel bir tadilatla bugünkü şeklini alıyor ve yine eğitime açılıyor.
Aslında Kulelinin tarihi çok uzun ben size özetleyerek anlatmak istedim.Varoluşundan itibaren genellikle eğitim amaçlı kullanılmış.Karşılaştığı durumlara rağmen yeniden eğitime açılmıştır.Şimdilerde kapatılması konuşuluyor yaşadığımız olaylardan ötürü.Evet ülkece zor bir süreçten geçiyoruz yaşanılanlardan ötürü tedbirler ve kararlar alınıyor.Buralar ordunun insan kaynaklarının sağlandığı yerler.Bu kararlar kapsamında kulelinin tarihide değişiyor.Yıllardan beri ilk kuruluş aşamasından itibaren çoğunlukta eğitim amaçlı kullanılan Osmanlı ve Türkiye Cumhuriyetini simgeleyen ve askeriyemiz ile bütünleşen bu duygusal yapı inşallah kurulacak olan Millisavunma Üniversitesine hizmet eder.Temennimiz bu yönde aksi taktirde benim için büyük bir hayal kırıklığı olacaktır.Tabi herseferinde yeniliyorum siyasetten anlamam sadece Türkiye Cumhuriyetinin bir ferdi olarak bizde tarihi ve önemi olan bu ve bunun gibi yapıların yine aynı yada benzer hizmetlerde kullanılmasınıdır gönlümüzden geçen...
Askerimize güven....
Bizim askerimiz önemlidir peygamber ocağıdır biz bunu böyle bildik bu hissiyat içerisinde olan hiçbir askerimiz ve vatandaşımız vatanına ihanet etmedi.Amaçları korktukları Türkiye cumhuriyeti devletini ve askeri gücünü zayıflatmak ve itibarsızlaştırmak için yıllarını heba ederek ordunun içine girmiş bu vatan haini insanları orduyla bağdaştırmayalım.Bana göre bunların amacı bizdeki asker ordu sevgisini yok etmek için yetiştirilmiş vatan haini insanlardır.Halkın devletine askerine güvenini zedelemektir benim anladığım siyaset te bukadardır.Ben sınırları güçsüz ülke istemiyorum,belkide hep diyoruzya ülkeyi karıştıracaklar, birbirimize düşürecekler, mezhep çatışmaları yada siyasi çatışmalar çıkarmak isteyebilirler dikkatli olalım diye uyarıyoruz birbirimizi, lakin farklı strateji kullanarak ordu ,devlet ve millet arasındamı oynanıyor acaba bu oyun diye kaygılanıyoruz.!!!
Tabiki benim bu düşündüğümü devlet büyüklerimde düşünmüştür ve buna göre önlemleri muhakkak vardır hiç şüpesiz,ben sadece nacizane ben ve benim gibilerin düşüncelerini kaygılarını aktarmak istedim anlamadığım siyasetimle....
 
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.