İçinde Varlık Barışı olmak üzere bir çok düzenlemenin yer aldığı 6736 sayılı Kanun, 19 Ağustos 2016 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Kanunun Varlık Barışı dışındaki diğer uygulamalarına ilişkin başvuru ve yararlanma süreleri bazıları için 25 Kasım, bazıları için de 30 Kasım tarihinde sona erdi. Geriye sadece Varlık Barışı kaldı.
Varlık Barışı'nda da süre uzatılmadığı takdirde (ki uzatılacak) 31 Aralık 2016 tarihinde sona eriyor.
Varlık Barışı'nda da süre uzatılmadığı takdirde (ki uzatılacak) 31 Aralık 2016 tarihinde sona eriyor.
Varlık Barışı;
- Maliye Bakanlığı,
- Gümrük ve Ticaret Bakanlığı,
- Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü,
- Bankalar,
- Diğer ilgili Kurum ve kuruluşlar
olmak üzere bir çok kurum ve kuruluşu ilgilendiriyor. Ancak, aradan 5 ay gibi bir süre geçmesine rağmen Maliye Bakanlığı'nın yayımladığı iki tebliğ dışında bu konuda başkaca bir düzenleme yapılmadı. İnanılır gibi değil ama, çoğu kurumun bu düzenlemeden haberi bile yok. Uzatılmadığı ve bu konuda başta ilgili kurumlar olmak üzere şirketler, vatandaşlar, vergi mükellefleri, meslek mensupları yeteri kadar bilgilendirilmediği takdirde, Varlık Barışı'ndan beklentiler de boşa gidecek gibi.
Varlık Barışı Neden Önemli?
Vatandaşlar Yönünden Önemi
VARLIK BARIŞI ile, giderek mali şeffaflığı artan Dünya’da bilgi değişimi, kara parayla mücadele, vergi matrahlarının aşınmasını önlemeye dönük yeni döneme; İşadamlarımızın, Şirketlerimizin, Vatandaşlarımızın sorunsuz bir şekilde geçmesi için kaçırılmaması gereken, altın değerinde bir fırsat sunuluyor. Devlet; bunun için VERGİSİZ, CEZASIZ, TAM GÜVENCELİ bir varlık barışı imkanı sağlayarak, yeni döneme sorunsuz geçmek istiyor. Üstelik amacı vergi almak da değil.
Ekim ayından itibaren Amerika’yla, 2018’den itibaren ise OECD ülkeleriyle finansal kurumların elindeki mükellef bilgileri düzenli olarak paylaşılacak, değişime konu edilecek. 2018 sonrasında dünya ekonomisinin yüzde 85’ini oluşturan ülkeler arasında “otomatik bilgi değişimi” başlayacak. Vergi idareleri bundan sonra önemli bir silaha sahip olacaklar.
Maliye Bakanlığı da, kendisi istemese dahi anlaşmaya taraf olan ülkelerden mükelleflerin o ülkelerin mali sistemlerindeki gelir ve servetine ilişkin olarak bilgi akacak.
Devlet Açısından Önemi
Varlık Barışı sadece bize özgü değil. Çok yakın zamanda Rusya, Arjantin ve Endonezya’da da uygulandı. 2008 finansal krizi sonrasında, pek çok ülke artan bütçe açıklarını karşılamak ve ekonomilerini canlandırmak için ülke vatandaş ve şirketlerine ait olup yurt dışında bulunan varlıkların geri getirilmesi için kolaylıklar sağladı.
Varlık Barışı ile, özellikle cari açığın finansmanı ve ekonominin canlandırılması hedefleniyor.
Ancak, şu an itibariyle 15 Temmuz’dan bu yana Ülkemize karşı girişilen ve halen devam eden ekonomik darbenin bertaraf edilmesinin ve buna paralel olarak artan döviz kurunun belinin kırılmasının da bir aracı olarak görülmeye başlandı.
Bu açılardan Varlık Barışı Devletimiz için de önemli.
Ancak, şu an itibariyle 15 Temmuz’dan bu yana Ülkemize karşı girişilen ve halen devam eden ekonomik darbenin bertaraf edilmesinin ve buna paralel olarak artan döviz kurunun belinin kırılmasının da bir aracı olarak görülmeye başlandı.
Bu açılardan Varlık Barışı Devletimiz için de önemli.
Varlık Barışı'nda Taşınmazların Şirketlere Konulmasında Ciddi Aksama Var, Tapu'nun Düzenlemeden Haberi Yok!
6736 sayılı Kanunun 7. maddesine göre, gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri sahip oldukları Türkiye'de bulunan ancak kanuni defter kayıtlarında yer almayan taşınmazlarını kendilerinin tespit edeceği rayiç bedelle 31 Aralık 2016 tarihine kadar defterlerine kaydedebilecekler, bunlar için pasifte özel bir fon hesabı açacaklar, bu fonu sermayeye ekleyebilecekleri gibi, ortaklara da dağıtabilecekler, fon hesabına alınan bu tutarlar dönem kazancı ile ilişkilendirilerek vergiye tabi tutulmayacak,ortaklara dağıtılması halinde de kar payı stopajına tabi tutulmayacak.
Aslında burada yapılmak istenen şey; şirket bilançolarının iyileştirilerek finansman yapılarının güçlendirilmesi, gerçekte şirketlere ait olmakla beraber çeşitli nedenlerle tapuda şirket ortakları ve kanuni temsilcilerinin adına gözüken taşınmazların şirketlere yeniden intikal ettirilmesidir.
Yani, şirkete ait olan bir şeyin yeniden şirketin kayıtlarına alınmasıdır. Aslında yapılan şey, bir alım-satım, bağış, elden çıkarma değil, tamamen bir düzeltme işleminden ibarettir.
Yani, şirkete ait olan bir şeyin yeniden şirketin kayıtlarına alınmasıdır. Aslında yapılan şey, bir alım-satım, bağış, elden çıkarma değil, tamamen bir düzeltme işleminden ibarettir.
Şirket ortağı vatandaşlar tapuda kendi üzerlerine gözüken ancak gerçekte ortağı oldukları şirketlere ait olan taşınmazları Varlık Barışı kapsamında şirketlere kaydetmek üzere Tapu'ya gittiklerinde büyük bir sürprizle karşılaşıyorlar. Sürpriz ne? T
apu Dairelerinin bu düzenlemeden haberi yok! İnanılır gibi değil, vatandaş ve tapu memurları şaşkın.
Tapu memurları bu konuda kendilerine bir talimat gelmediğini ifade ediyorlar.
Düşünebiliyor musunuz, yasa yürürlüğe gireli 5 ay olmuş, tapu dairelerinin bundan haberi yok.
apu Dairelerinin bu düzenlemeden haberi yok! İnanılır gibi değil, vatandaş ve tapu memurları şaşkın.
Tapu memurları bu konuda kendilerine bir talimat gelmediğini ifade ediyorlar.
Düşünebiliyor musunuz, yasa yürürlüğe gireli 5 ay olmuş, tapu dairelerinin bundan haberi yok.
Yapılacak işlem için son derece basit, bunun için bir talimat verilmesine, genelge çıkarılmasına bile gerek yok.
Tapu daireleri bu olayda iki konuda tereddüt ediyor: Birincisi, bu şekilde kayıtlara alınan taşınmazlar ayni sermaye olarak mı değerlendirilecek?, ikincisi ise, bu taşınmazların değeri nasıl tespit edilecek?
Tapu daireleri bu olayda iki konuda tereddüt ediyor: Birincisi, bu şekilde kayıtlara alınan taşınmazlar ayni sermaye olarak mı değerlendirilecek?, ikincisi ise, bu taşınmazların değeri nasıl tespit edilecek?
Maliyenin Tebliğine göre, bu şekilde kayıtlara alınacak taşınmazların şirketlere ayni sermaye olarak konulması söz konusu değil, kayıtlarda açılacak fon hesabına alınması gerekiyor.
Fon sonradan sermaye eklenebileceği gibi, ortaklara da dağıtılabilir.
Bu konu son derece net.
Tebliğde taşınmazların rayiç bedelle kayıtlara alınacağı ve rayiç bedelin söz konusu taşınmazların sahiplerince belirleneceği açıklanmıştır.
Ancak, bu bedelin gerçek durumu yansıtması gerektiği açıktır.
Rayiç bedel, en az 3-5 emlakçıdan teklif alınarak belirlenebileceği gibi, bir gayrimenkul değerleme şirketine değerleme yaptırılarak da tespit ettirilebilir.
Varlık Barışı Ülkemiz ve Devletimiz açısından çok önemli. Fon sonradan sermaye eklenebileceği gibi, ortaklara da dağıtılabilir.
Bu konu son derece net.
Tebliğde taşınmazların rayiç bedelle kayıtlara alınacağı ve rayiç bedelin söz konusu taşınmazların sahiplerince belirleneceği açıklanmıştır.
Ancak, bu bedelin gerçek durumu yansıtması gerektiği açıktır.
Rayiç bedel, en az 3-5 emlakçıdan teklif alınarak belirlenebileceği gibi, bir gayrimenkul değerleme şirketine değerleme yaptırılarak da tespit ettirilebilir.
Bu konuda üstüne düşeni yapmalı, kurumlar ve personeli bilgilendirilmelidir.
Bu konuda vatandaşların, şirketlerin, vergi mükelleflerinin önü açılmalı, varlık barışından yararlanmaları teşvik edilmelidir. Özellikle taşınmazların varlık barışı kapsamında şirket kayıtlarına intikal ettirilmesinde farkındalık yaratılmalı, tamamen düzeltme kaydından başka bir şey olmayan bu işlem nedeniyle harç alınmadan işlemler gerçekleştirilmeli, Kanuna göre taşınmazlar fon hesabına alınmalı, insanlar Kanuna aykırı olarak ayni sermaye koymaya mecbur edilmemelidir.
Bu konuda Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü yetkilerinin gerekli önlemleri alması icap etmektedir.