Ziyaret edenler bilir, Anıtkabir’in alt kısmında ki bölümde Kurtuluş Savaşı kahramanlarının büstleri vardır. Bunlardan birisi de Yahya Kaptan'dır. Yahya Kaptan, Türk Kurtuluş Savaşı için böylesine önemli bir isimdir. Ne var ki Gebze bölgesinde hatta Kocaeli’de Yahya Kaptan gerçeği sürekli göz ardı edilmiştir. Geçmiş yıllarda CHP Belediye Başkanı Salih Gün’ün başkanlığı sırasında Tavşancıl’da Yahya Kaptan ölüm yıldönümünde mezarı başında anılır ve tören düzenlenirdi. Sonra ki yıllarda Tavşancıl Belediyesi kapatıldı ve Tavşancıl mahalle olarak Dilovası’na dahil edildi. O tarih itibariyle Yahya Kaptan’ı anma törenleri de sona erdi. Bu kasıtlımı yapılıyor yoksa belediye yönetiminin vurdumduymazlığımı bilemem ancak bildiğim bir şey var ki Yahya Kaptan gibi önemli bir isim unutturuluyor ve yok sayılıyor.
Hadi diyelim Dilovası Belediyesi unuttu veya yok sayıyor Gebze Belediyesi veya Büyükşehir Belediyesi niye anımsamıyor bu büyük kahramanı?
Kurtuluş Savaşımızın bu önemli insanı çocuklarımız ve gençlerimizin dikkatinden niye kaçırılıyor?
KAYIP ÇOCUKLAR ÜLKESİ
İçişleri Bakanlığı’nın verilerine göre, 6 bin civarında çocuk kayıp. Türkiye’de ortalama ayda 2 bin 500 - 3 bin çocuk çeşitli nedenlerle kayboluyor veya kaçırılıyor. Geçtiğimiz yıl aylarda 4 bin 85 çocuk için kayıp başvurusunda bulunuldu. Bu çocukların 215’i bulunamadı. İçişleri Bakanlığı’na bağlı Kaçakçılık İstihbarat Hareket ve Bilgi Toplama Dairesi’nin (KİHBİ) kayıtlarına göre 16 bin 357 kişi halen aranıyor. Gündem Çocuk Derneği tarafından hazırlanan “Türkiye’de Çocuğun Yaşam Hakkı 2013 Raporu"na göre ise geçen yıl yaşam hakkı ihlal edilen en az 633 çocuk hayatını kaybetti. Çocukların kaçırılması ve hunharca öldürülmesi sanırım üzerinde hepimizin çok derin bir şekilde düşünmesi gereken konudur. Bir ülke de eğer 5 bin 681 çocuk kayıp ise o ülke de ters giden bir şeyler var demektir. Bu çocuklar buhar olup uçmadı ya. Devletin bu konuda mutlaka ciddi şekilde çalışma yapması gerekiyor. Yoksa toplumun gazını almak için bir iki nutukla bu işler olmuyor.
İDAM CEZASI UYGULANMALI
Son dönem ardı ardına yaşanan çocuk cinayetleri hepimizin kanını dondurdu. Küçücük çocuklara tecavüz edip vahşice öldürüyorlar. Birçok anne ve babanın yüreğine ateş düşürüyorlar. Toplumun psikolojisi ise adeta bozuldu. Herkes çocuklarına bir şey olacak endişesiyle derin bir kaygı ve panik içinde. Şimdi toplumun genelinde oluşmaya başlayan kanı ise idamın bir an önce geri gelmesi. Bu konuda bende aynı şeyleri düşünüyorum. Çocuklara kıyanları tecavüz edenlerin yaşamı hakkı olmamalı. Adam böyle bir iğrençlik yapacak bir masumu öldürecek sonra da cezaevinde krallar gibi yaşayacak. Yok böyle bir adalet. Olmamalıda. Türkiye fikir suçları dışında idam konusunu ciddi olarak tartışıp yeniden uygulamaya başlamalıdır. Aksi halde bu tür olaylar devam ettiği sürece herkes kendi adaletini uygulamak zorunda kalacak. Evladını daha 5-6 yaşında kaybetmiş bir annenin veya babanın acısını kimse bilemez. Acıların telafisi aynı acıyı yaşatana da yaşatmaktır. Bu belki kimilerin kaba gelebilir fakat kısassa kısas diye bir şey var.





