Özellikle FETÖ yapılanmasının ana üsleri olan Belediyelerde bugüne kadar dişe dokunur bir operasyon yapılmaması tamamen işin içerisinde olan belediye başkanlarının es geçilerek o belediye başkanları tarafından özlük hakları verilen memurlar üzerinde operasyon yapılması FETÖ ile yapıldığı söylenilen mücadelede hiç kimseye samimi gelmiyor.
Yakın çevremizdeki Belediyelerde bu noktada son derece ilginç olaylar meydana geliyor, Bir belediyede AK Partili olduğu hemen herkes tarafından bilinen memur geçmiş yıllarda Üniversiteyi kazanmış ve Yurt harcını mevcut bırakıldığı için Bank Asya’dan havale etmek zorunda kaldığı için geçtiğimiz aylarda açığa alınmış aradan bir ay geçtikten sonra Memurun bu işte bir kastı olmadığı için tekrar görevinin başına dönmesini sağlanmıştı.
Sözünü ettiğimiz memur ile ilgili böylesine ince elenip sık dokunurken Yine AK Partili bir belediye başkanı aynı Bank Asya’dan 2,5 yada 4,5 trilyon kredi almış işini ve fabrikasını büyütmüşken bu belediye başkanını hiçbir savcının görmemesi son derece ilginç.
Bir tarafta sistem tarafından mecbur bırakıldığı için çocuğuna Bank Asya’dan bilemdiniz 300 lira harç gönderdiği için açığa alınan belediye görevlisi diğer taraftan da aynı Bank Asya’dan trilyonlarca lira kredi aldığı halde hakkında işlem yapılmayan belediye başkanı.
Bizim gözümüzün önünde cereyan eden bu hadise gibi belki Türkiye’nin her tarafında binlerce on binlerce örnek mevcuttur, 15 Temmuz gibi bütün vatandaşlarımızın canını acıtan bir Darbe kalkışması sonrasında bile partizancılık yapılması üstelik kendi partisindeki bürokratı ezerken aynı partideki siyasetçiyi koruyan yapı artık hiç kimseye güven vermiyor.
Siyasetçiler ile ilgili operasyonların özellikle Kurban bayramı sonrası başlatılacağı haberleri fısıltı gazetesi aracılığı ile her tarafa yayılırken bayram sonrası bırakın siyasetçilere operasyon yapılmasını tam anlamı ile FETÖ’nün içerisinde bulunduğu herkes tarafından bilinen siyasetçilerin sanki hiçbir şey yokmuş gibi halk arasında kasıla kasıla dolaşmaları bütün vatandaşlarımızın zoruna gidiyor.
15 Temmuz gecesi nasıl bir felaketin eşiğinden döndüğümüzü buradan bir kez daha anlatmaya gerek yok ancak aradan geçen süre içerisinde Türk milletinin o müzmin alışkanlığı haline gelen “Olayları çok kısa bir sürede unutma” hastalığı yeniden nüksedince moda ifade ile bir anda “At izi İt izi ile karışmış oldu”
FETÖ ile ilgili mücadele her geçen gün biraz daha fazla sulandırılıyor, Bir taraf “15 Temmuz gecesi işin içerisinde olan siyasetçiler ile ilgili neden işlem yapılmıyor.?” diye sorduğunda diğer taraf artık “Ama Balyoz ve Ergenekon ne olacak:?” şeklinde akıla ziyan cevaplar vermekten geri kalmıyorlar.
Böylesi bir noktada FETÖ ile mücadelede biz bir metre bile yol alınabileceğini sanmıyoruz, İktidar partisi içerisinde yuvalanmış FETÖ mensuplarını muhalefet partileri içerisinde de bulunduğu da artık belirginleşmişken “Herhangi bir ilçe yada belde belediye başkanına yapılacak olan FETÖ operasyonu döner dolaşır bir anda beni bulur” şeklindeki anlayış bizi ileriye götürmez olsa olsa bugünden daha kötü sonuçlar ile karşı karşıya bırakır.
