Kulelinin Kaderi

Osmanlı izleri taşıyan bina Kuleli Askeri Lisesi....

Kulelinin Kaderi
banner158
banner174
 Geçmişi  çok daha eskilere dayanan bu  eski  binayı  gelin önce  kısaca tanıyalım.Kuleli Askeri  kışlası, Sultan Apdülaziz tarafından  1862-1863 yılında yeniden yaptırılır.Kışla  Garebet Amira Balyan tarafından rokoko  tarzında yeniden inşa edilir.
İlk kurulduğu andan itibaren askeri hizmet amaçlı kullanılmıştır.1872 yılında ise Maçka Kışlasında bulunan  Harbiye idadisi Kuleli kışlasına taşınır ve bu tarih kuleli kışlası için bir dönüm noktası olur.
Bu tarihten sonra bina kışla olmaktan ayrılıp okul haline gelir.1877-1878 yıllarındaki Osmanlı Rus Savaşında kışla hastaneye dönüştürülmüştür.Savaş sonrasında tekrar okul olmuştur.Kuleli Balkan savaşının patlak vermesiyle  1912 de tekrar hastane olmuş ve savaş sonrası  1913`te tekrar eğitime hizmet  vermeye başlamıştır.
Kuleli Askeri  kışlası  1.Dünya  Savaşı sonunda 30 Ekim 1918 yılında imzalanan  Mondros ateşkes antlaşması geregi ile  16 Mart  1920 de İstanbul`u  işgal eden itilaf devletleri adına  İngilizlere depo olarak kullanımına verilir.daha sonra İngilizlerin emriyle Ermeni eytam(yetim) okulu olarak kullanılıyor.Burada okuyan öğrencilerin birkısmı farklı bölgelerde askeri birliklere geçerek eğitimine devam etmiş  bazıları ise istanbul dışına evlerine dönmüşlerdir.Eğitime devam eden öğrenciler İstanbul`un işgalinde görev almışlardır.2.dünya savaşına kadar tekrar  eğitim amaçlı kullanılıyor.Savaş ile birlikte tekrar  hastane oluyor uzun bir süre ve sonrasında güzel bir tadilatla bugünkü şeklini alıyor ve yine eğitime açılıyor.
Aslında Kulelinin tarihi çok uzun ben size özetleyerek anlatmak istedim.Varoluşundan itibaren genellikle eğitim amaçlı kullanılmış.Karşılaştığı durumlara rağmen yeniden eğitime açılmıştır.Şimdilerde kapatılması konuşuluyor yaşadığımız olaylardan ötürü.Evet  ülkece zor bir süreçten geçiyoruz  yaşanılanlardan ötürü tedbirler ve kararlar alınıyor.Buralar ordunun insan kaynaklarının sağlandığı yerler.Bu kararlar kapsamında kulelinin tarihide  değişiyor.Yıllardan beri ilk kuruluş aşamasından itibaren çoğunlukta eğitim amaçlı kullanılan Osmanlı ve Türkiye Cumhuriyetini  simgeleyen  ve  askeriyemiz ile bütünleşen bu duygusal  yapı  inşallah kurulacak olan Millisavunma Üniversitesine hizmet eder.Temennimiz bu yönde aksi taktirde benim için büyük bir hayal kırıklığı olacaktır.Tabi herseferinde  yeniliyorum siyasetten anlamam sadece Türkiye Cumhuriyetinin bir ferdi olarak  bizde tarihi ve önemi olan bu ve bunun gibi yapıların yine aynı yada benzer hizmetlerde kullanılmasınıdır gönlümüzden  geçen...
Askerimize güven....
Bizim askerimiz önemlidir peygamber ocağıdır biz bunu böyle bildik bu hissiyat içerisinde olan hiçbir askerimiz ve vatandaşımız vatanına ihanet etmedi.Amaçları    korktukları Türkiye cumhuriyeti devletini  ve askeri gücünü zayıflatmak ve itibarsızlaştırmak için yıllarını heba ederek ordunun içine girmiş bu vatan haini insanları orduyla bağdaştırmayalım.Bana göre bunların amacı bizdeki  asker ordu sevgisini yok etmek için yetiştirilmiş vatan haini insanlardır.Halkın devletine askerine güvenini  zedelemektir  benim anladığım siyaset te bukadardır.Ben sınırları güçsüz ülke istemiyorum,belkide hep diyoruzya  ülkeyi karıştıracaklar, birbirimize düşürecekler, mezhep çatışmaları yada siyasi çatışmalar çıkarmak isteyebilirler dikkatli olalım diye uyarıyoruz birbirimizi,  lakin farklı strateji kullanarak ordu ,devlet  ve millet arasındamı oynanıyor acaba bu oyun diye  kaygılanıyoruz.!!!
Tabiki benim bu düşündüğümü devlet büyüklerimde düşünmüştür  ve buna göre önlemleri muhakkak vardır hiç şüpesiz,ben sadece  nacizane ben ve benim gibilerin düşüncelerini kaygılarını aktarmak istedim anlamadığım siyasetimle....
 

Güncelleme Tarihi: 03 Ağustos 2016, 20:28
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER