Kurtuluş Savaşı’nda emperyalist güçlere karşı mücadelede ebedi Başkomutanımız olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk, cehalete karşı verilen savaşta da ebedi Başöğretmenimiz olmuştur. Vatanı kurtarmanın sadece cephede gerçekleşmediğini çok iyi bilen Atatürk, “En büyük savaş, cehalete ve gericiliğe karşı yapılan savaştır” diyerek eğitim ve öğretime verdiği önemi ortaya koymuştur.

            500 bine yakın atanamayan öğretmen, öğrencilerine kavuşmayı beklediği Türkiye’de, eğitim ve öğretime verilen önem maalesef son 17 yıldır sürekli olarak gerilemektedir. AKP'nin gerici ve piyasacı eğitim politikası her geçen gün kendini iyiden iyiye hissettirirken, eğitimdeki içler acısı hali geleceğimizi çöpe atmaktadır.

             Yüklendikleri ağır sorumluluklara rağmen hak ettikleri saygınlığa bir türlü kavuşturulmayan öğretmenlerimiz bir an önce hak ettikleri saygı ve değeri kazandıracak, ekonomik, sosyal haklarını düzenleyecek, çalışma şartlarına ihtiyaç duymaktadır. 17 yıllık iktidarı boyunca öğretmen ve öğretmen adaylarına sırt çeviren AKP’nin bundan sonra da öğretmenlik mesleğine duyacağı saygı şüphelidir.

            Ülkeye her ne kadar tek adam rejimini getirmek, tek adamcılıkla ülkeyi yönetmeye çalışmak arzusunda da olsalar Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün şu sözünü asla ve asla unutmamalıyız.

“Cumhurbaşkanı bile sınıfta öğretmenden sonra gelir.”

Bu duygu ve düşüncelerle başta Başöğretmen Atatürk olmak üzere ebediyete intikal etmiş öğretmenlerimize Allah’tan rahmet diliyor, tüm öğretmenlerimizin öğretmenler gününü kutluyorum.

Saygılarımla.