CHP, TÜRKİYE’NİN KURUCU İRADESİ

1989 seçimlerini anımsayanlar bilir o zaman ki merkez solun büyük partisi SHP’nin il ve ilçe örgütleri tıklım, tıklım insan doluydu. Seçimin kazanılacağına olan hava partinin bütün kademelerine yayılmıştı.

CHP, TÜRKİYE’NİN KURUCU İRADESİ
banner158
banner174
Sonuçta Erdal İnönü liderliğinde ki SHP 1989’da ki yerel seçimleri yüzde 35,9 oy oranı ile kazandı. İstanbul, İzmir, Ankara, Adana, Gaziantep gibi büyük iller ile birlikte SHP toplam 652 belediye başkanlığını kazandı. 
Bu rüzgâr ile 1991 genel seçimlerinde SHP’nin oy patlamasını sürdüreceği ve tek başına iktidar olacağı beklenirken ancak ikinci parti olmuştu. 27 Mart 1994 yerel seçimlerinde ise SHP oylarının yarıdan fazlasını kaybederek yüzde 20 civarında oy alabilmişti. 1989’da kazanılan 652 belediyeden ise 433’ü kalmış, İstanbul, Ankara ve İzmir gibi Büyükşehir Belediyeleri kaybedilmişti.  SHP’nin seçim kaybetmesinde parti içindeki bir takım unsurlar, iç çekişmeler, ideolojik tartışmalar kadar merkez sol bir iktidar istemeyen kesimlerinde etkisi çoktu. 
Oluşturulan algı ile SHP’li belediyelerin çalışmadığı ileri sürüldü, SHP ile alakası olmayan İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni bağlı İSKİ genel müdürü Ergün Göknel’in yolsuzluk olayı ısıtılıp, ısıtılıp gündemde tutuldu. Sonuçta SHP 1994 seçimlerini kaybettikten sonra 1995’de kendisini fesih ederek CHP ile bütünleşti.  
CHP Gebze’de en son seçimi (belediye) 1989’da kazanmış. 
O tarihten bugüne kadar Gebze’yi aynı siyasi görüşten kişiler yönetiyor.  Oysa normalinde  Gebze gibi emek kentinde olması gereken sosyal demokrat bir yerel yönetimdir. 
CHP’yi bir çok kez eleştirdim ancak gördüm ki CHP bu ülkeye, bölgeye çok fazla. 
Çünkü insanlar hak ettiği şekilde yönetilir.
Gebze’de sorun var, sıkıntı var diye yaygara yapanlar seçim döneminde sandığa gidip sorunun sahiplerine oylarını veriyor. 
CHP bu ülkenin kurucu iradesidir ve CHP’nin her üyesi partisinin tarihsel misyonundan ötürü kendisini bu ülkenin kurucusu olarak görüyor. Bundan dolayı sabrediyor, her seçim yenilgisi sonrası küsmek, umudu yitirmek yerine laik ve demokratik Cumhuriyetin bekası adına inançlı bir şekilde dimdik ayakta duruyor.
90 yıldır bu partinin ayakta durmasının nedeni kurucu irade ve liderinin Mustafa Kemal Atatürk olmasıdır.
Kurtuluş Savaşını örgütleyen ve yeni bir devlet kuran CHP gelecek süreçte Türkiye’nin demokrasi, medeniyet, eşitlik ve özgürlük yolculuğunda tarihsel rolünü oynayarak iktidar olacaktır.  
DİNAMİKLERİ OLMAYAN KENT
Gebze’nin kent dinamiklerinin pert olduğunu geçmiş  birçok kez yazdım.  Sivil toplum kuruluşları bölgemiz de gerçekten çok etkisiz ve toplumsal ve sosyal duyarlılık açısından ise adeta yok gibi. Sendikalar, siyasi partiler, dernekler, platformlar Gebze’de belirli bir kalıbın dışına çıkmıyor.
Bölgemizi ve ülkemizi ilgilendiren bir çok olayda , ‘Benim işim olmaz’ havası hakim. Mesela sendikalar toplu iş sözleşmesi veya birkaç sıradan eylem dışında bir şey yaptığı yok.
Oysa sendikaların binlerce üyesi var. Kez aynı şekilde derneklerde ayın şekilde. Hele yöresel dernekler gerçekten doğru düzgün hiçbir işe yaramıyor.
Hal böyle olunca yanlışları dile getirip çözüm üretecek olan kent dinamikleri görevini yapmamış oluyor. Gebze’nin kentleşme sürecide sağlıklı olarak yürümüyor.
Oysa en yakınımız da İzmit’de kent dinamikleri olabildiğince gelişmiş ve kent yaşamına çok büyük etkileri var. Her konuda kentin gelişiminde belirleyici unsur durumundadır.
Gebze ile İzmit arasında ki en büyük fark hiç kuşkusuz kent dinamikleridir ve bu konuda İzmit gerçekten açık ara öndedir.
VAY ONLARIN HALİNE…
“ (Yoksullarla) alay eden her kişinin vay haline! Ki o mal toplar ve sayar da sayar.
Sanır ki malı onu sonsuza dek yaşatacak.”
 Hümeze; 104/1-3
Yani insanların açlığı, yoksulluğu ve çaresizliği ile alay edenlerin vay haline! 
Derisinin rengine, bölgesine, yaşadığı eve, giyimine, kuşamına, kaşına, gözüne bakarak alay edenlerin, özürlü olmalarıyla dalga geçenlerin vay haline! Paracıklarını saya saya bitiremeyenlerin, dönüp dönüp tekrar sayanların, saydıkça keyif alanların, onlarla küçük tepeleri ben yarattım havalarına girenlerin vay haline! İnsanlara tepeden bakanların, yoksulları böcek gibi görüp Mammon’a (paraya, altına) tapanların ve para hışırtısından ibadet zevki alanların, dönüp dönüp tekrar sayarak ayin yapanların vay haline!
Ve bu vay onların bu haline denilecek o kadar çok kişi var ki, bakın yanınızda yörenizde mutlaka göreceksiniz. Çünkü onlar, paraya tapar, yoksulu hor görür, ama namazı da kılar!
 

Güncelleme Tarihi: 27 Ağustos 2016, 08:35
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER