Bu vakaların neredeyse tamamı ekonomik sıkıntılarla alakalı...
Uzun yıllardan bu yana ülkemiz de yaşanan ekonomik sıkıntıları artık insanlarımız kaldıramayacak duruma geldi.
Peki, nedir bu sıkıntıların ana hattı?
Bu sıkıntıların ana hattı, "peynir-ekmek" gibi dağıtılan krediler ve kredi kartları...
Günümüz şartlarında, ceplerde ki kredi kartı sayısı en kötüsünde 3 adet...
Düşünsenize; adam asgari ücretle çalışıyor ama cebinde en az üç adet kredi kartı var ve bu kartların limiti neredeyse asgari ücretle çalışan kart sahibinin aldığı maaşın 10 katı...
Durum böyle olunca da ekonomik buhran garanti...
Kredi kartı, ciddi bir kolaylık, bu kesin...
Lakin; önemli olan çeşit, çeşit ve de son derece yüksek limitlerde kredi kartı sahibi olmak değil...
Maharet, bu kartları en doğru ve ekonomik olarak kullanmayıöğrenmek...
Millet olarak, kredi kartı kullanmayı bir türlüöğrenemedik vesselam...
"Bu gidişle de öğreneceğimiz de yok" demeden geçemeyeceğim...
İnsanlarımız sadece limiti yüksek kredi kartlarına sahip olmakla da kalmıyor...
Gidip ilk bakışta son derece cazip görünen, ancak sonrasında kişileri inanılmaz zorlayan ve çeşitli isimlerle süslenen, ama objektif bakıldığında büyük para tuzakları ile bezenmiş olan süslü isimlerde krediler çekiyorlar...
Yok bayram kredisi, yok yılbaşı kredisi, yok tatil kredisi vs. vs.
Adları altında sunulan ve insanların hayatlarını acımazsızca kemiren bu kredileri alan insanlarımız, hiçödemeyecekmiş gibi bir çırpıda harcayıp gidiyorlar...
Sonra ne oluyor?
Sonra, alınan kredilerin ödeme günleri bir çırpıda gelip çatıyor...
Ödenemeyen kredilerin üzerine bindirilen faizlerde işin içine girdiğinde, durum eve sıçrıyor ve bir anda evde huzursuzluk kol gezmeye başlıyor...
Bu huzursuzluk zaman geçtikçe iyice artıyor ve devamında sosyal hayat, iş hayatı gibi noktalara da yansımaya başlıyor elbette...
Sonrası ise kocaman bir karanlık ve yokoluş...
Yani anlayacağınız, ödenemeyen borçlar üst üste biniyor ve bunun neticeside kaçınılmaz bir sona doğru sürüklüyor insanlarımızı...
Şimdi bu yazıyı okuyan kimileri "ee arkadaş, adam haddini aşan ödemeleri hayatına sokmasın, aklınıçalıştırsın" diyecek...
Yok arkadaş o işöyle değil...
Lüks yaşam sürmek günümüzde her insanın hayalini süsleyen bir karmaşa...
Bu karmaşayı ise televizyonlarda izlenen diziler daha da körüklüyor...
Şimdi şöyle bir düşünün; televizyonlarda ki dizileri, bu dizilerin neredeyse tamamını gözlerinizin önüne getirin...
Bu dizilerin tamamınında sürekli olarak zengin hayatlar işleniyor bilinçli olarak...
Villalarda yaşayan insanlar, son model lüks araçlara binen insanlar ve muazzam servetler...
Gencecik beyinlerimizin içine, içine sokuluyor...
Sonra ne oluyor?
Bu dizileri izleyen insanlar "neden ben böyle yaşayamıyorum?" sorusunu sormaya başlıyorlar kendilerine...
Bilinçsizce harcamalar, bilmem kaç milyarlık akıllı telefonlar falan derken, işin içinden çıkamıyor insanlarımız...
Tüm bunlar yan yana eklendiğinde de ortaya çıkan tablo tam bir trajedi...
Bu trajedinin neticesi ise üzülerek ifade ediyorum, artan intihar vakaları...
Artan cinnet vakaları...
Artan şiddet vakaları...
Artan cinayet vakaları...
Kalın sağlıcakla...