Buna göre yaşamımızı idame ettirmemiz bir zorunluluktur. Bu gerçekten hareketle; Son bir yıl içerisinde Konut Yangını 1109 adet, Endüstriyel Tesis yangınları ise 192 adettir.
Bunların sonucunda konut ve tesislerde çok büyük miktarlarda zarar oluşmuş ve maddi kayıplarda söz konusu olmuştur. Bunlarla beraber tesislerin işlerliğine kavuşana kadar oluşan üretim ve iş kaybı zararlarının da oluştuğu gözden kaçırılmamalıdır.
Türkiye deprem bölgesidir. Yapıların bu gerçeğe dayalı tesis edildiğini varsayarak doğal afetin yaşanması durumundaki yapılacakları sonraki yazılarımızda irdeleriz. Ancak YANGIN doğal afet değildir.
Kent boyutunda oluşturulacak teknolojik gelişmeler temelinde yangın master planı oluşturulmalıdır. Yasa ve yönetmelik çerçevesinde doğru önlem planları yapılmalıdır. Yangın anında yapılacak aksiyonlar konusunda kamuoyu bilgilendirilmelidir
(Her eve pilli yangın dedektör ile bilgilendirme notları dağıtılmalı vb…)
Yine bu çerçevede başta üniversitelerde GÖNÜLLÜ İTFAİYE ekipleri oluşturularak,” YANGIN’ın kentimizde & Ülkemizde önemli olduğu özümsetilmelidir.
SONUÇ OLARAK; Aynı siyasette olduğu gibi ; Deprem sonrası Riskler ve Kentimizin & Ülkemizin yangın riski beraber düşünülerek bu önemli ve hassas konunun kamuoyunda karşılık bulması için ciddi çalışmalar hızlıca yapılmalıdır,
Ancak bu sayede YANGIN vb. olaylarda CAN ve MAL GÜVENLİĞİNİZİ sağlayabiliriz
Güncelleme Tarihi: 30 Haziran 2016, 18:22