***
Ülkemizi boydan boya kaplayan modern karayolları yapıldı. İstanbul’dan Ankara ya neredeyse iki buçuk saatte gidebiliyoruz. Hızlı trenlerimiz var. Git gel Konya altı saat tekerlemesi yok. Konya Ankara bir saat. Eskişehir bir saat.
Hayal edemediğimiz şeyler gerçek oldu. Artık neredeyse herkes uçağa bindi.
Gökyüzüne bulutların üstüne çıkıp seyahat etti. Herkesin evinde uydudan izlediği televizyonlar girdi. Çoluk çocuk son altı ayda üretilmiş cep telefonlarıyla sohbet etme imkânına kavuştu.
***
Artık son model arabalara binmek kolaylaştı. Şimdi neredeyse her insan araba alacak kadar paraya sahip oldu. Kimi ucuz, kimi pahalı, kimi külüstür, kimi lüks ama herkes bir araç alabilir, binebilir duruma geldi.
***
Artık birçok kişinin albay, vali, binbaşı, general, hâkim, kaim makam, pilot, doktor, emniyet müdürü, profesör, istihbaratçı, genel müdür, bakan, milletvekili, belediye başkanı arkadaşı olması gayet normal hale geldi.
***
Neydi O günler. Herkes kendi kabuğunda herkes kendi sınıfında, Kimse kabuğundan dışarı çıkamıyordu. Eğlence yerlerini bırakın yeme içme yerleri bile farklı; birbirinden izole edilmiş, ayrılmış uzaklaştırılmış vaziyetteydi.
***
Her şey normalleşiyor. Başı açık devlet memurları başörtülü olanlardan uzak kaçıyordu. Birbirlerine düşmanlaştırılmaya çalışılıyordu. Ne oldu kocaman bir hiç. Başörtülü kadınlar oluştu. Kaymakam, bile oldular. Hiç bir şey olmadı. Kimse ölmedi.
***
O halde neden bu kadar uzaklaştırılıp birbirlerine düşman hale getiriliyor insanlar?. Hiç düşündünüz mü?
***
Neden bizi kamplara ayırdı yabancı istihbarat örgütleri. Türk, devrimci, ülkücü,kürt,,alevi,sünni,sağcı,solcu,laik,antilaik,paralelci,şeriatçı kamplara böldüler yabancı istihbarat örgütleri .Hiç düşündünüz mü?
***
Öyleyse oturup bir düşünün. Korkunun ecele faydası yok. Neden birbirimize düşmanlaştırıldık?
Ve hala birbirimize düşman olmamız için kimler ne kadar çalışıyor.
***
Oturup sakin bir akılla düşünün.