Her akşam karayoluyla İstanbul dan Ankara istikametine giderken tam Kocaeli il sınırında ağır bir koku oluşuyor. Klimayı araç içi konumuna getirmeyi unuttuğunuzdan benim gibi bu ağır pis kokuya maruz kalanınız çoktur. Ya da daha ne olduğunu bile anlamadan aracınızın içi kokuyla doluyor bir süre.

Artık gece vakti Tuzla deri sanayinin koku kapaklarımı açılıyor? .Yoksa tabakhane gece pisliğini kendi içindeki Gölet’e mi boşaltır bilemem bu ağır koku tıpkı bir derenin suyu gibi akıp geliyor karayoluna. Bu mühendislerin zon dediği vadi bu kokuyu alıp taa kilometrelerce uzağa karayoluna taşıyor.

Haliç e geldim sanıyorsunuz bir anda. Kentin merkezinde kalmış tesislerinden biri Tuzla deri işleme sanayi.

Bu kadar şikâyetten sonra madem bir de deri konusuna göz atalım.

Debbağ eski dilde deri işleyen kişiye verilen isimdi, bu işin yapıldığı yere de debbağ hane denirdi. Osmanlıda debbağlık önemli sanatlardan biriydi. Mesleğin ahilik ocakları vardı, bu işin piri de ahi Evran’dı. Deri işlemesi zor bir iştir. Deri çeşitli işlemlerden geçerek imal edilir. Her işlemin kendine has önemi vardır. Bir işlemi yanlış veya eksik yapmak deriyi kullanılamaz hale getirebilir.

Safranbolu da taze köpek dışkısı için tabakhanelerde yaygın olarak binlerce köpek beslenirmiş. Ham deri, kıllardan, yağ ve et tabakalarından temizlendikten sonra kimyasal olarak işlendiği safhada, taze köpek dışkısındaki enzimlere ihtiyaç duyulduğundan, Tabakhanelerin olduğu yerleşim yerlerinde çoluk çocuk ellerinde teneke maşrapalar, köpek dışkısı toplarlar, bu işlemi ancak dumanı tüten taze dışkı yapılabildiğinden koşa koşa tabakhanelere yetiştirirlermiş.

Hayvanların derilerinin işlendiği atölyeler köpek dışkısı için yanar tutuşurlarmış. Çünkü bir tek taze köpek dışkısı içinde bekletilen deri yumuşacık, kıl köklerinden arınmış, gözenekleri açık, ince, kaliteli olabilirmiş. Bu nedenle köpek çiftlikleri kurulmuş. Binlerce köpek beslenmiş, üretilmiş ve hatta Köpeğin dışkısını sıcak ve kurumadan yetiştirmek için sistemli bir iş örgütlenmesi kurulmuştur.

 

Bugün dericilik tamamen ölmüş olup, yapay olarak yeni kimyasallarla da aynı sonuç elde edilmeye başlanınca köpeklerin de, dışkı toplayıcıların da pabucu dama atılıvermiş, "tabakhaneye. ok yetiştirmek" de yeni kuşakların nereden geldiğini bilmediği, merak ettiğini de sanmadığım bir deyiş olarak - belki de içinde .ok kelimesi geçtiğinden günümüze kadar gelebilmiş.

 

Safranbolu da deriyi işleyip kullanılabilir hale getiren meslek erbabına. "Tabak mısın; it bokuna muhtaçsın", denirmiş. Bu konuda bazı terimler Meşin: Koyun derisinden yapılır ve postallarda astar olarak kullanılır.  Sahtiyan: Keçi derisinden yapılır.  İnce Astar: Meşin ve sahtiyanın cildi bozuk olanlarıdır.

Moda gibi nezih semtlerde yapılan arıtma tesislerinin, Halicin ve Tuzla deri sanayinin bu ağır kokusu bakalım ne kadar çekilecek insanlar tarafından.