Değerli okurlar,  Ortadoğu'da oluk oluk kan akmaya devam etmekte. Zalim İsrail'in menfur saldırısıyla, Filistinli kardeşlerimiz şehit düşerken, küresel güçler ve yandaşları sadece sessizce izlemekteler. ABD Başkanı Donald Trump'ın seçim vaadinde Kudüs'ün İsrail'in başkenti olacağının sözünü vermesi ve hiç bir gerekçe göstermeden aralık 2017 yılı ortalarında Kudüs'ü İsrail'in Başkenti olarak tanıdığını deklare eden, Trump ortadoğu'yu kana bulamak için sinsice stratejisini uygulayarak Yahudi lobisine şirin görünmeye başlamıştır. Trump'ın seçim kampanyasında Yahudilerin finansal destek verdikleride aşikardır. Dünya'nın efendisi olduklarını zanneden pespaye Yahudi lobisi her fırsatını bulduğunda mazlum Filistinli müslümanların kanını akıtmaktan geri durmamaktalar. Geçmişi analiz ettiğimizde Müslümanların manevi aylarında ve günlerinde canice saldırılar uygulamakta müslüman kanı akıtmaktalar. ABD Başkanın Telaviv'deki Başkonsoloğunu Kudüse taşıması ve resmen İsrail'in Başkenti olarak ilan etmesi üzerine Filistinli müslümanlar 3 dinin ortak kutsalı sayılan Kudüs'ün asla ve kata İsrail'in başkenti olamayacağı yönünde haklı davalarını savunma adına silahsız ve savunmasız bir şekilde olayı protoste etmesi üzerine, kan ile beslenen cani İsrail askerleri mazlum Filistinli halkın üzerine gerçek mermiller sıkarak 60'ın üzerinde Filistin'linin şehit olmasına ve ikibin den fazla Filsitin'linin yaralanmasına yol açmışlar. Bu müptezellere karşı ilk tepkiyi,Türkiye Cumhuriyeti Devleti Hükümeti göstererek İsrail'in zorba ve küstahça evrensel insan haklarına ve uluslararası hukuka aykırı olarak Filistin'in başkenti olan Kudüs'ü mete zoruyla kendilerine başkent ilan etmelerinin hiç bir kıymeti harbiyesinin olmadığını ve Türkiye açısından yok hükmünde olduğunu alenen deklare etmiştir. Ülkemiz bu zalimlere karşı muhalefetiyle,partilisi,partisizi 81 milyon vatandaşı ile tek yürek ve tek bilek olarak bu menfur saldırıyı şiddetle kınamıştır. Hatta ülke genelinde 3 günlük yas ilan edilerek,ülke genelinin dört bir yanında şanlı bayrağımız yarıya indirilmiştir.Vatanlarını işgal eden canilere göğüslerini cesurca siper eden şehit Filistin'li kardeşlerimizin gıyabına cenaze namazları eda edilmiştir. Türk milleti bu tutum ve duyarlılığı dalga dalga yurt sathına yayılmıştır. Ne mutlu bizlereki, şerefli,necip bir milletin mensuplarıyız. Bu merhamet bizlerde olduğu sürece kefereler asla hedeflerine ulaşamayacaklar. İslam devletleri içerisinde her daim Türkiye tüm dindaşlarına hamilik yapmaktadır. Aynı duygu ve düşüncelerin küresel güçlerin kuklası haline gelmiş diğer müslüman ülkelerine de örnek olmasını temenni etmek isterim. Bu bağlamda yaşamlarını kaybeden şehit dindaşlarımızın idrak etmekte olduğumuz  mübarek Ramazan ayı hürmetine makamlarının cennet olmasını,zalim ABD ve İsrail'in cehennem ateşlerinin fersah fersah olmasını Rabbimizin  zalimlerin azgınlıklarını def etmesi dileğiyle, nice bereketli Ramazan ayını Cenab-ı Allah sağlıklı ve huzurlu bir şekilde tüm İslam alemine ve Türk milletine nasip ve müyesser eylesin.