Adam zil zurna sarhoş. Otobüse biniyor. Yolculara doğru dönüp; bu otobüsün ön kısmındakiler hırsız, orta kısmındakiler münafık, arka kısmındakiler vatan haini diye bağırmış. Şoför aniden el frenini çekip otobüsü sertçe durdurmuş.
Sarhoşa doğru dönüp ne diyorsun lan sen demiş? Kim hırsız, kim münafık kim vatan haini? Sarhoş adam hepsi birbirine karıştı diye cevap vermiş.
Uzun süredir bu kadar gülümsememiştim. İnsanlar karamsar bir halde.
Biraz gülümsesinler diye yazıma bir fıkrayla başladım. Fıkranın günümüzle alakası yok. Hani belirteyim de birisi görevden vazife çıkarmasın.
Cennet anaların ayakları altındadır, kadınlar çiçektir, melektir ablamızdır, bacımızdır, kızımızdır, veda hutbesiyle bize emanettir cümlelerinden çıkarttığım şu Anadolu kadınlarını başörtülü şalvarlı pardösülü ellerine kelepçe vurup karakollara hapishanelere taşımak.
Bir anlamda saf, fukara, evde oturup kocasının istediği partiye oy veren, kocasının istediği derneğe üye olan, kocasının istediği cemaate devam eden 
kelime hoş değil de zavallı kadınlar güya çocuklarımızın anası.
Kocasının yaptığı hataları suçları omuzlarına yüklene kadınlar.
Ama unutmamak lazım gün gelir bizim kadınlarımıza da kötü muamelede bulunacak insanlara içtihat kapılarını açma gafletinde bulunmamız büyük hatalara yol açabilir.
Attığımız kartopu çığ olarak başımıza düşebilir. Bazen çok dikkatli hareket etmemiz lazım.
Ben ne olursa olsun uyuşturucu işine bulaşan kadınlar hariç hiçbir kadına eziyet edilmesi taraftarı değilim.
Kadınları savaşa götürmeyiz. Kavgaya götürmeyiz. Hiç bir Türk erkeği yapmaz bunu. Müslüman hiç yapmamalı.
Ne olursa olsun kadınlar madem bize emanet madem inandığımız veda hutbesi 
Yol gösterici Peygamberin sözleri şöyle;
‘’Ey insanlar! "Kadınların haklarını gözetmenizi ve bu hususta Allahtan korkmanızı tavsiye ederim. Siz kadınları Allah’ın emaneti olarak aldınız ve onların namusunu kendinize Allah’ın emri ile helal kıldınız. Sizin kadınlar üzerinde hakkınız, kadınlarında sizin üzerinizde hakkı vardır. Sizin kadınlar üzerindeki hakkınız yatağınızı hiç kimseye çiğnetmemeleri, hoşlanmadığınız kimseleri izniniz olmadıkça evinize almamalarıdır. Eğer gelmesine müsaade etmediğiniz bir kimseyi evinize alırsa Allah size onları yatakların yalnız bırakmanıza ve daha olmazsa hafifçe dövüp sakındırmanıza izin vermiştir. Kadınlarında sizin üzerinizdeki hakları, meşru örf ve âdete göre yiyecek ve giyeceklerini temin etmenizdir.’’
Kadınları karakollara hapishanelere sorgulara taşımayın.
Erkeklerine ne yapıyorsanız yapın.
Ama zavallı kadınları Anadolu’dan gelip daha çarşafla, başörtüsüyle, pardösü şalvarla kocasına eziyet edeceğiz diye sorgulara karakollara hapishanelere taşımayın.
Bu Müslüman ve Türk erkeğine yakışmaz.
Bir sürüde çapulcu kadın yazar var korkudan sus pus. Yazıklar olsun size. Kadınsınız.
Sokağa bile tek başına çıkamayan karşıdan karşıya geçemeyen kadınlarımız.
Hırpaladığımız, dövdüğümüz, azarladığımız aşağıladığımız, korkuttuğumuz, kurşunladığımız kadınlarımız.
Ben söyleyeyim de üzerimde hakları kalmasın. Veda hutbesi neticede boru değil.