Bu savaşın başlama sebebi ise bir Sırp gencinin Avusturya-Macaristan krallığının prensine yaptığı suikast olmuştur. Arsiduk Franz Ferdinand arabasıyla Princip’in yemek yediği restoranın önünde duruyordu, bunu gören Princip hemen silahına dayandı ve Arsiduk Franz Ferdinand’a ateş etti. Franz Ferdinand’in boğazına saplanan kursunun ense tarafından çıkıp Arsiduk’un eşine saplandı ve ikisi de olay yerinde hayatını kaybetti.
Ve maalesef tüm ülkelerden 65.038.810 askerin katıldığı 1. Dünya savaşı’nda, arkasında resmi rakamlara göre toplam 8.556.315 ölü, 21.219.452 yaralı ve 7.750.945 kayıp veya esir bırakmıştır.
***
Aslında ilk Dünya Savaşının kıvılcımını bir suikast olayı ateşlemiştir ama arkasındaki nedenler ise sömürgeci ülkelerin yeni ham madde ve sömürge arayışı, İngiltere ve Almanya arasındaki ekonomik rekabet, silahlanma yarışının hızlanması, Fransız ihtilalinin getirdiği milletçilik akımının etkisi.
Fransızların alsos-loren bölgesini Almanlardan geri almak istemesi.
Devletlerarası bloklaşma.
Avusturya'nın ve Rusya'nın Balkanlar üzerindeki çıkar çatışmaları gibi nedenler etkili olmuştur…
1.Dünya savaşı, 1914 ile 1918 yılları arasında gerçekleşti. 28 temmuz 1914 tarihinde başlayan 1. Dünya Savaşı, 1918 tarihinde sona erdi. Bu savaşların dünya savaşı olarak adlandırılmasının sebebi ise büyük devletlerin dünyanın diğer bölgelerindeki sömürgelerinin de savaşa katılmış olmasıdır.
Almanya, Avusturya-Macar imparatorluğu, İtalya (1915'e kadar), Bulgaristan, Osmanlı Devleti, Rusya, Fransa, İtalya (1915'ten sonra), Sırbistan, Japonya, Romanya, Portekiz, ABD, Brezilya ve Yunanistan’ın katıldığı ve 4 yıl süren Birinci Dünya Savaşı 1918 tarihinde sona erdi.
***
Dünya Savaşı ülkeler arasındaki sorunları çözümlememiş. Ağır yaptırımlar içeren antlaşmalar, savaş sonrası gelişen aşırı milliyetçilik, yeni oluşan Faşizm ve Nazizm gibi ideolojiler, II. Dünya Savaşı'na zemin hazırlamıştır. Dolayısı ile Dünya bu kez Hitler gibi Dünyanın başına bela olmuş ve 2. Dünya Savaşını başlatan bir diktatörle tanışmış oldu.
Ancak bu tanışma Dünya’ya çok pahalıya maloldu.
2. Dünya Savaşı, 20. yüzyılda dünya çapında yapılan iki savaştan ikincisi olup dünya milletlerinin çoğunun yer aldığı, 1939'dan 1945'e kadar süren küresel bir askerî çatışmadır. Savaşa dönemin tüm büyük güçleri olan Birleşik Krallık, Sovyetler Birliği, ABD, Çin Cumhuriyeti ve Fransa; Müttefik Devletler olarak, Almanya, İtalya ve Japonya; Mihver Devletler olarak katıldı.
Savaşın başladığı tarih olarak genellikle, Almanya'nın Polonya'yı işgal ettiği 1 Eylül 1939 kabul görür. Polonya'nın işgali ile birlikte Fransa ve Britanya İmparatorluğu ve İngiliz Milletler Topluluğu’na dâhil olan çoğu ülke Almanya'ya savaş ilan etti.
Ve bu 2.Dünya Savaşı da Sovyetler Birliği ve Polonya kuvvetlerinin Berlin’i ele geçirmesini takip eden Almanya'nın 8 Mayıs 1945'te koşulsuz teslimiyetiyle birlikte Avrupa’da sona erdi.
2. Dünya Savaşının kayıp bilançosu ise şöyle: ölen asker sayısı 25.173.700, ölen sivil sayısı 41.830.600, ölü Yahudi sayısı 5.754.400, toplam ölü sayısı 72.758.900. Yani bu savaşta Dünya nüfusunun 3,71%’i kaybedilmiş oldu.
***
Savaş demek yıkım demek, savaş büyük ülkeler için ganimet sebebi ve fırsatı olabilir ama insanlık için yıkım demek…
Peki bugün bizim coğrafyamızda 30 yıllık Hüsnü Mübarek Rejiminin yıkılmasının ardından Arap Baharı ile başlayan süreçte domino etkisi ile bir çok Arap Rejimi yıkılırken, bu süreç Libya Lideri Kaddafi’nin sonu oldu. Bugün Suriye ile başlayan çok kargaşalı dönemin başlangıcı ise Suriye’de Dera şehrinde başladı. Burada bulunan iki bayan doktor telefonla konuşurken; “Hüsnü Mübarek düşmüş, darısı bizim başımıza...” şeklinde niyetlerini dile getirdiler. İstihbarat bunu dinledi ve ceza olarak saçlarını sıfıra vurdurdu. Akabinde duvarlara yazı yazan çocuklar da tutuklanınca bölgenin aşiret reigisleri mevcut rejime karşı ayaklandı ve Suriye kaosu böyle başladı…
***
İşte daha düne kadar aklımıza bile gelemeyecek olan ve aşırı mülteci göçüyle en çok ülkemizi olumsuz yönde etkileyen Suriye krizi böyle çıktı.
Bugün ABD, Rusya, Almanya, İngiltere gibi yine uluslar arası büyük aktörlerin yer aldığı bu kaostan bir 3. Dünya Savaşı daha çıkar mı çıkmaz mı onu ilerleyen süreç gösterecek, ancak durum hiç de iyiye gitmiyor…
Türkiye bir de kendi iç sorunları ile boğuşuyor, içteki terör saldırıları ile de mücadele eden Türkiye aynı zamanda bu coğrafyada bir savaşa zorlanıyor.
Her gün yeni şehit haberleri geliyor, insanlar tedirgin…
Ülkemizin ve yanıbaşımızdaki coğrafyanın üzerinde karabulutlar dolaşıyor…
Dünya İnsanlığı hiçbir zaman barış güvercininin mutlu bir şekilde uçtuğunu göremedi…
Hiçbir zaman çocukların yüzleri tam olarak aydınlık günlerde gülemedi…
Allah Dünya insanlığını yeni bir Dünya felaketinden korusun!
HERKESE İYİ HAFTA SONLARI